REKTÖR GÖNÜLLÜ GÖREVİNİ UNUTUP FETVALIĞAMI BAŞLADI
Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü, sosyal
medya hesaplarından fetva paylaşarak, skandal açıklamalara imzalara
attı. Yabancı bir kadın ile tokalaşmanın ateş tutmaktan daha korkunç
olduğunu iddia eden Gönüllü, bunun haram olduğunu söyledi.
Adıyaman
Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Talha Gönüllü'nün son
açıklamaları eğitimin tüm alanlarındaki dinselleşmeye ve erkek egemen
zihniyete çarpıcı bir örnek daha oldu. Sosyal medya hesaplarından
“Nikahsız kadınla erkeğin el ele tutuşması caiz mi?” diye soran Gönüllü,
yayınladığı skandal fetva ile “Bir erkek ve kadının, nikahsız olarak
ellerinin birbirine değmesi ve yalnız kalmaları caiz değildir” dedi.
Gönüllü,
gerekçesini Halil Günenç’in yayınladığı şu fetvalara dayandırdı: “İslâm
dini, kadınla tokalaşmayı yasaklamakla kadını tezyif etmiyor; bilakis
şerefini kurtarıyor. Kötü niyetli kimselerin şehvetle el uzatmasına
engel oluyor. (Halil GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 170) Bir
kadının eli, yabancı bir erkeğin eline değmesi zaruret yokken haramdır.
Bu itibarla, hiçbir ihtiyaca dayanmayan tokalaşmada bu haramlık
bahismevzu olur. Yabancı bir erkek yabancı kadınla tokalaşamaz, elini
namahremin eline süremez. Resûl-i Ekrem Efendimiz (sav), yabancı bir
kadının elini tokalaşmak için tutmanın, ateş tutmaktan daha korkunç
olduğunu haber vermiş, namahremin elini tutanın cehennem ateşi
avuçlayacağına işarette bulunmuştur. Bu mahzur, bilhassa genç kadın ve
erkekler için daha büyük çapta variddir. Hissî tarafları yok olmuş
yaşlılar hakkında ise mahzur daha az nisbette variddir. Hatta iki yaşlı
kadın ve erkeğin (hislerinin yokluğu halinde) tokalaşmalarında beis
olmayacağı ifade edilmiştir. Bu sebeble, yaşlı kadınların elleri
öpülebilir. Yaşlılıkları, yâni hissi bakımdan ölmüş oluşları, böyle bir
ruhsata sebeb olur. Bir erkeğin yabancı bir kadınla tokalaşması ânında
cinsî hislerin ayaklanması halinde, aralarında haramlık bahismevzu olur,
sıhriyet akrabalığı meydana gelebilir. Bu bakımdan kadın-erkek
münasebetlerinde çok titiz olmak gerekir. Zira böyle lüzumsuz bir
tokalaşma yahut el öpme anlarında doğabilecek hissî heyecan, karşı cinse
duyulabilecek süflî duygu, haramlığa sebeb olabilir, bu kadının kızı bu
kimseye haram hale gelebilir. Böyle şüpheli halden uzak kalmak ise en
sıhhatli bir tedbirdir. Mümkün olduğu kadarıyla uzak kalmaya gayret
edilmeli, süflî bir his doğduydu, doğmadıydı gibi vesveseye mahal
vermemelidir. Hepimizin bildiği gibi bir kızla evlenmeyi düşünmek ve
nişanlanmak, evlenmek mânâsında değildir. Bunun için kişinin
nişanlısıyla gezip dolaşması ve onunla yalnız kalması kesinlikle haram
ve büyük bir vebaldir. Peygamber (asm): 'Herhangi bir kimse, bir kadınla
yalnız kaldığı takdirde mutlaka onların üçüncüsü şeytandır.'
buyurmuşlardır.
Bir çok nişanlılar, tenha yerde yalnız
kaldıklarında istenmeyen ve meşru olmayan bir takım menfî neticeler
meydana gelmekte ve sonunda herhangi bir nedenle nişan da bozulmaktadır.
Geride kalan şey vebal ve iffetsizliktir. Bunun için dinini, dünyasını
ve şerefini düşünen kimseler, meşru olmayan bu gibi şeylere dikkat
etmeleri gerekir. (el-Fıkh'ul-İslâmî ve Edilletuha c. 7, s. 25; Halil
GÜNENÇ, Günümüz Meselelerine Fetvalar II. 112)

Bu haber
6985 defa okundu.
Yazan :
Kaynak :